Moral Fm Dinle

AHİRET VE DÜNYA




AHİRET VE DÜNYA KAVRAMI

FORUM YAĞMURLU İLKBAHAR İSTANBUL 2013

HALİD RIFAT GÜNDÜZOĞLU

Selamün Aleyküm kardeşlerim
Ahiret ve dünya imtihanı ile Ahireti kazanmakla ilgili 
Yayınlanan bir söz üzerine 
Bizlerde fikir ve düşüncelerimizi 
aktarmak için bu yazıyı kaleme aldık 
Amacımız kimseyi eleştirmek değildir
Böyle bir şey bizim haddimizde değildir
Gavs-i Sani k.s Hazretleri bir sözünde buyuruyorki
" Bizler dünya için değil
Ahiret için çalışacağız 
Hizmet ahiret rızkı içindir 
Ahiret elbisesi hizmettir
Kefen ahiret elbisesi değildir " buyuruluyor
Kastedilen mana tasavvufi ve manevi anlamda elbette doğrudur 
Bizim anlatmaya çalıştığımız ise bu buyruk ile ilgili değildir 
Elbette bu dünya gelip geçici bir imtihan dünyasıdır 
Ve neticede ahiret ve cennet elbette vardır
Ve dünya alemi elbette ahireti kazanmak için imtihan yeridir
Ve ahireti kazanmak içinde 
Bu dünyada islama ve müslümanlara hizmet etmek gereklidir 
Fakat islami düstur 
" Yarın ölecekmiş gibi ahiret için
Hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için çalışınız "
Şeklinde olup yazılan yazıda buyrulan kastedilen mana ile
Bu ifade edilen islami düsturun 
Müslümanlar tarafından nasıl algılandığıdır
Yada bu mesajdaki algılananın nasıl uygulandığıdır
Konuya şuradan başlamak istiyorum
Allah c.c Peygamberimiz Hz.Muhammed sav Efendimizi
Alemlere rahmet olarak kainata gönderdi
Cehalet ve karanlık devrin güneşle aydınlanmasını sağladı 
Peygamberimize o dönemde 
Genelde Kitap-ehli olanlar inanmadı
Kitap-ehli olanlar kültürlü kişilerdi ve cahil değillerdi
Fakat kendi nefsleri ve çıkarları uğruna
Peygamberimizin ve Kuran-ı kerimin 
Hakikatlerini görüp anladıkları halde bile inkar ettiler
Peygamberimizi bu kültürlü kitap-ehli olanlar inkar ettiği 
Bu karanlık dönemde cehalet ehli bedeviler iman ettiler
Ve Allahın hikmetleri ve Peygamberimizin tebliğleriyle 
Cahiliye devrinden Tebük seferiyle birlikte
Küçük cihad tamamlanarak İslam devletinin asr-ı saadet dönemine geçildi
Ve Peygamberimiz küçük cihadın tamamlandığını 
Ve küçük cihad safhasından nesfle cihad devrine geçildiğini duyurdu
İslamda ilk etapta Asr-ı Saadet devrinde
Mezhep Tarikat Cemaat Hizip Fırka yoktu
Daha sonra Peygamberimizin vefatıyla yine karanlık döneme geçildi
Ve aslında nesfle cihad devri mecburen ve kısmen kesintiye uğrayarak
Peygamberimiz Hz.Muhammed sav Efendimizden önceki 
Küçük cihad devrine geçildi 
Çünkü küçük cihad yapılarak başarılı olunamadan
Büyük cihatta başarıya ulaşılamazdı
Peygamberimiz Hz.Muhammed Efendimizin vefatıyla birlikte 
Ortaya çıkan bu karanlık dönemde ise 
Allah c.c nasılki daha önceki karanlık dönemde 
Güneş olarak Peygamberimizi yolladıysa 
İkinci karanlık dönemdede aydınlığı sağlamak için 
Yıldızları yolladı ve İslami düstur 
" Allah dostları gökteki yıldızlar gibidir 
Karanlık gecede hangisine uyarsanız doğru yolu bulursunuz "
Şeklinde olup bu yıldızlar ile yön tayin edildi 
Çünkü Peygamberimiz yani güneş olmadığı için
İslamiyeti anlama ve yaşamada karışıklıklara sebep olundu
Hz.Ali r.a.ile Muaviyenin savaşı 
Ve Hz.Hüseyin ra.müslümanlar tarafından şehadeti gibi
Olaylarında mezheplerin gelişmesine zemin hazırladığı bilinmektedir
Karanlık bir döneme girildiği için 
Allah c.c güneşin aydınlatamadığı yerlere yıldızları yolladı
Yıldızlar ise o dönemdeki 
Kuran-ı kerimin muhkem ve müteşabih ayetlerini
Ve hadis-i şerifleri yorumlayan İcma heyetiydi
Yani mezhep imamlarıydı
Ve daha sonra yüzyılda bir yollanan müctehidler ile 
İçtihad kapısı açılarak müctehidler ile yön tayinine başlandı
Bu sırada tasavvuf ehlide ortaya çıktı 
Tasavvuf ise Mevlana Celaleddin-i Rumi 
Hazretlerinin dediği gibi 
" Kalp kırmadan gönül yıkmadan tebliğ sanatıdır "
 Buyurduğu gibi İcmanın yani mezheplerin dışındada 
Mevlevilik gibi tarikat sistemleride ortaya çıktı 
Ancak Osmanlının yıkılışıyla birlikte
Yeniden karanlık döneme girildi 
Ve aslında yeniden küçük cihad devri başladı 
Fakat tarikat cemaat ve mezheplerin içine giren
Ve şeyh hoca imam mürşid gibi rütbelere ulaşan 
Ve islamiyetin ve müslümanların zarar görmesi için
İslamiyetin aslından farklı yorumlanması için çalışan
Ve müslümanları etkisiz eleman haline getiren 
Ve bunun içinde Cihad ibadeti yerine 
Sadece tesbihatı örnek vererek 
Ahiret için çalışılması gerektğini ifade eden
Siyonislerin öğretilerini islamiyete tatbik etmeye çalışan
Bazı sahte imam hoca mürşid ve şeyhlerin olduğu döneme geçildi
Bu sahte imam şeyh hoca mürşid ve müritler zaten belgelenmiştir 
Ve bazı siyonist imamların öğretileriyle birlikte
Bazı Tarikatler mezhepler ve cemaatler asimile olarak 
Bugünkü gibi dünyada etkisiz eleman olarak boy göstermeye başladı
Aslında siyasi partiler dernekler vakıflar ve sivil tıoplum kuruluşları ile
Bazı cemaatlerin arasında bu bağlamda pek bir fark yoktur
Fakat asimilasyon yüzünden yanlış yönlendirmeler mecvuttur
Ve asilamasyonu gerçekleştiren bazı siyonist imamların 
Öğretlerini kendilerine rehber edinen bazı cahil cemaat ehli kişiler 
Bazı müslümanları bu sahte şeyhlerin öğretileriyle birlikte
Hakiki cihad şuurundan uzaklaştırdılar
Ve dünyadan uzaklaşanlar bilim ve teknolojidende uzaklaştılar
Dünyayı siyonistler idare ederek müslümanları sömürmeye başladılar
Bazı cahil cemaat ehlinin bu konuda verdiği fetva şudur 
" Müslümanların başına gelen herşey Allahın takdiridir
Allah c.c dilemezse hiç bir şey olmaz 
Müslümanları sömürenlerden Allah elbet hesap soracak 
Sizler hiç bir şey yapmayın ve sabredin ve bekleyin
Rabbinize beterinden koruması için dua edin
Ve tesbihat ederek herşeyi Allaha havale edin 
Dünya işleriyle siz ilgilenmeyin  
Siz ahiret için çalışın 
Bırakın siyonistler dünyayı idare etsin ve müslümanları sömürsün
Siz hiç bir şey yapamazsınız 
Buna zaten gücünüz yetmez 
Kalbinizden buğz edin ve tesbih çekin
Bizlere hizmet edin ve ahireti yani cenneti kazanın " demektedirler
Ve bu fetvaya inananlar 
İlahiyat fakültelerinde eğitim görmeyi bırakıp
Bazı medreselerin eğitimiyle birlikte 
Bazı cemaatlerin hesabına gönüllü çalışarak
Bazı cemaatlerin zenginleşmesine vesile olup
Bu hizmetleri karşılığındada güya cenneti satın almışlardır (!) 
Mevlana devrinde farklı bir sufizm mevcutken
Ayrıca cihad şuuruda mevcuttu
Şimdi ise genelde Mevlanadaki sufizm veya tasavvuf  mevcut olmadığı gibi 
Cihad şuuruda mevcut değildir
Nefsle cihad tavsiye edilerek 
Müslümanların kendileriyle meşguliyeti sağlanmış 
ve toplumsal olarak görevler ihmal edilmiş 
Başkalarına yardım etmek yerine 
Bazı şeyhlere itaat dönemi başlamıştır
Hizmet bu safhada farklı farklı hüvviyetler kazanarak
Bazı şeyh efendilere hizmet dönemi başlamıştır 
Ve bazı hizmet kavramları aslında müslümanlara ve islamiyete hizmet değildir 
Ve müslümanların siyonistlere kölelik dönemi devam etmektedir
Hakiki manada müslümanlara ve islamiyete hizmet etmek için
Ve müslümanları siyonistlerin köleliğinden kurtarmak için
Öncelikle dünya hayatı ile bilim ve teknolojiye önem verilmelidir 
Bilim ve teknolojik ürünleri müslümanların kendilerinin üretmesi gereklidir 
Siyonistlerden yada onların işbirlikçilerinden ürün satın alınarak
Siyonistlerin ekonomik ve bilimsel olarak güçlenmesine hizmet edilmemelidir
Bununda yolu tesbih çekmek değil eğitimle meşgul olmaktır
Ayrıca bazı cemaatlerin tövbeleri kabul ettiği söylenmektedir
Tövbe ise sadece Allaha edilir 
Tövbeleri kabul edecek makam ise sadece Allahtır 
Başkalarının başkaları adına tövbe kabul etmesi sistemi hristiyanlarda vardır
Ve pazar günleri kilisede günah çıkarma merasimleriyle bu yapılır
Şefaat makamı ise sadece Peygamberimiz Hz.Muhammed sav Efendimize aittir
Başka kimsenin şefaat yetkside yoktur 
Her kul kendi dinini kendi kalbinde yaşar ve kalpleri yalnızca Allah bilir 
Ve yaşadığı dinin hesabınıda dinin asıl sahibi Allah sorar
Başkasının hesap sorması engizisyon yani hristiyanlarda vardır
Kimse kimseyi dininden atamaz buda aforoz ile hristiyanlarda vardır 
İslamiyette " Din adamı " diye bir sınıf yoktur 
Bu sınıf ruhban sınıfı olarak hristiyanlarda vardır 
Bizde ise resmi olarak fetva yetkisi devlet adına diyanet işleri başkanlığındadır
Ve işin gerçeği ve doğrusuda elbette devlet adına bir kurumun bunu yapmasıdır
Ve üniversiteler bazında ilahiyet fakültesi öğretim üyeleri fetva verebilir
Bunların dşındaki kişilerin islamiyet adına fetva verme yetkiside yoktur
Allaha emanet olun Selamün aleyküm 
 



AHİRET VE DÜNYA KAVRAMI

FORUM YAĞMURLU İLKBAHAR İSTANBUL 2013

HALİD RIFAT GÜNDÜZOĞLU


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol